İzmir Ekonomi Üniversitesi’nde işletme lisansımı tamamladıktan sonra, Ege Üniversitesi’nde pazarlama alanında yüksek lisans yaptım ve “Marka Değerinin Tüketicilerin Yeşil Ürün Tercihlerindeki Rolü” başlıklı tezimi yazdım. Ardından, tüketici kararlarını etkileyen psikolojik faktörler üzerine Belçika’daki Ghent Üniversitesi’nde akademik araştırmalar yürüttüm ve bu çalışmalarımı uluslararası ve ulusal kongrelerde sundum.

Dokuz Eylül Üniversitesi’nde işletme doktoramı tamamlayarak, “Erkeklerde Utancın Şiddet Davranışını Artırma veya Azaltma Etkisi: Kadına Yönelik Şiddet Üzerine Çözüm Odaklı Bir Araştırma” konulu tezimi sundum. Akademik kariyerimde, İzmir Ekonomi Üniversitesi ve Yaşar Üniversitesi’nde pazarlama ve satış dersleri verdim.

Bunun yanı sıra, özel sektörde marka yönetimi, dijital pazarlama, sürdürülebilir pazarlama ve kişiselleştirilmiş müşteri deneyimleri üzerine çalıştım.

Markaların gözünden olan hikâye bir yana, tüketicinin gözünden bu hikâye nasıl şekilleniyor? Bunu anlamak için tüketim psikolojisi kavramını bir de tüketici gözünden ele aldım. Buradaki amacım, kişisel farkındalığımızı yükselterek kim olduğumuza bir adım daha yaklaşmak.

İşte tam da bu noktada, tüketicilerin satın alma kararlarını gerçekten neyin yönlendirdiğini keşfetmek için “Ne Satın Alırsan Osun” başlıklı bir eğitim programı oluşturdum. Bu programda, marka algılarının nasıl şekillendiğini, tüketici psikolojisinin gizli kodlarını ve satın alma süreçlerinin arkasındaki görünmez güçleri anlatıyorum. “Ne Satın Alırsan Osun” dedim çünkü aslında hepimiz bir hikâye anlatıyoruz. Ama çoğu tüketici, kendi hikâyesinin farkında bile değil. Onu kim yazıyor dersin? Bağımlısı olduğu markalar! Kahvesini hep aynı yerden alıyor, fark etmeden aynı markanın ayakkabısını giyiyor, hatta hangi şampuanı kullanacağına bile bilinçaltı karar veriyor. Peki, bu tercihler gerçekten onun mu? Yani markalar için de: Tüketici nasıl düşünüyor ve neden seni seçiyor? “Ne Satın Alırsan Osun”, benim için farkındalık ve tüketimin kesiştiği bir dünya oldu.

Hatta, “Akıllı Tüket, Bereketin Artsın!” fikri ile, tüketicilerin bilinçli seçimler yaparak sadece bütçelerini değil, hayatlarını da zenginleştirebileceklerini anlatıyorum. Alışveriş sadece cüzdan meselesi değil, bilinç meselesi! Bu yüzden, tüketicilere farkındalıkla ve akıllıca alışveriş yapmaları için hem pratik hem de eğlenceli ipuçları sunuyorum—çünkü doğru seçimler sadece harcamaları değil, yaşam kalitesini de dönüştürür!

Tüketici psikolojisini anlamak ve davranışsal pazarlama tekniklerini doğru uygulamak, markalar için kritik bir avantaj sağlar. Çünkü tüketici sadece bir alıcı değil, aynı zamanda bir hikâyenin kahramanı! Bu yüzden, doğru içgörülerle hareket eden markalar, bu kahramanlara uzun soluklu yol arkadaşlığı edecek.

Eğer markanızı tüketici psikolojisi temelli içgörülerle güçlendirmek, müşterilerinizin karar alma süreçlerini anlamak ve uzun vadeli sadakat yaratmak istiyorsanız, gelin birlikte çalışalım.